REKTÖR HOCA NE DURUM DA?..
Gayet iyi, sağlıklı ve morali yerinde..
Nereden mi, biliyorum?
Hoca’nın kesinlikle Fetöyle-metöyle irtibatı yok..
İrtibatı, iltisaki, aidiyeti filan ortaya çıkmadı..
Yazılanların hepsi, Hoca’yı yıpratma amaçlı..
Siyasilerle samimi pozlar veriyor..
İyi olmaz mı?..
Bomba gibi Maşallah..
Diyebilirsiniz ki;
“Patlamaya mı hazır, patlatılmaya mı, hazır bomba?.”
İşte onu bilemem..
*********
Öte yandan;
Kamuoyunda yaygın görüş şöyle;
“Rektör Hoca ne yaparsa yapsın, yakın tarihte yargı önüne çıkacak..”
Görüştüğüm çok kişi aynı kanaatte..
Benim görüşüm aynı değil!
Hoca, büyük bir üniversitenin rektörü.. Ufak bir sıkıntı olsa veya yazılanlardan rahatsızlık duysa, davet edilmeden gider ve “hakkımda yazılanlarla ilgili cevap hakkımı kullanmak istiyorum.”der, diye düşünüyorum…
Hoca, bu güne kadar onlarca profesör, doçent gibi akademisyenlere unvan kazandırmış, dekanlar atamış bir değer..
Neymiş; Fetö’cüler AKÜ’yü mesken yapmış!..
E Hoca bunlara mesken mi vermiş, tapu mu dağıtmış?
Ayıptır ayıp! Hoca ne mesken veren müteahhit, ne de tapu dağıtan tapucu..
Hoca doktor tıp doktoru.. Doktor olduğunu bilmeyenlere kapak olsun!
Öte yandan; Fetö’cü denilenler kavun değil ki, koklayıp da AKÜ’ye alasın, unvan veresin!..
Diğer taraftan; Hoca Pensilvanya’ya gitmişmiş!.. AKÜ’nün parasıyla mı gitmiş? Hayır..
Hoca’nın devletin temeline dinamit koymaya kalkışan Fetö’yle ilişkisini gösteren tek delil bu, taraftarlarının anlatımına göre..
Peki..
Vatandaşın, “Hoca Fetö’cülerle birlikte hareket etti..” kanaati nasıl oluşmuş?
Bir akademisyen okurumuzun mektubunu yayınlayalım;
“Afyon Kocatepe Üniversitesinde 15 Temmuz sonrası Fetö den 114 kişi ihraç oldu.
Profesör, Doçent, Yrd.Doç, hemşire ve teknisyen sayıları ile “60” a yakını Tıp Fakültesinden.
Diğer çoğunlukta, Mühendislik ve Teknoloji fakültelerinden.
Açıkta olup bekleyenler var.
Yeni göreve iade edilenler olmuş.
İade edilenler üniversitede hala konuşuluyor.
Gözaltılar ve tutuklamalar devam ediyor.
Tıp Fakültesine; verin oyları, alın hastaneyi iddiaları hep konuşuluyor.
Pazarlıkların; eşinin de hemen işe alındığı bir daire başkanının evinde, yine akrabalarını Üniversiteye yerleştiren hocanın kara kutusu denilen bir kişinin bahçesinde ve Çengel kafede yapıldığı iddialar arasında.
Hoca hastanede idareci yapacak hoca bulamıyormuş.
Araştırdık. Doğru çıktı.
Beş-altı hoca ile çalışıyor.
Onlara da ikişer idari görev veriyor.
Tabi Fetö’cüleri fakülteye doldurup, onlar ihraç olunca yapacak bir şey kalmıyor.
Bir kısmına da Fetö’cü olmadığı için kadro vermeyip küstürdüğünden, idareci bulamıyor.
Bir çoğu da, kadro vermediği için başka üniversitelere gitti.
Rektör hocanın özgeçmişine baktık. Kendisi yazmış, siteye koymuş:
1998 Yılında Rektör Yardımcısı,Tıp Dekanlığı,Fakülte-Enstitü Yönetim kurulu üyelikleri,Fakülte Kurul Üyelikleri,Temel Tıp Bilimleri Bölüm Başkanlığı,Tıbbi Biyoloji,Genetik Anabilim Dalı Başkanlıkları.
Hoca Tıp Fakültesinin başından,sonuna kadar icraatta.
2008 Yılına kadar böyle devam etmiş.
2011 de Rektör olunca Tıp Dekanlığının Vekâletini üzerine almış.
Fetö’den tutuklu-ihraç Prof.Dr.Ahmet Songur profesör oluncaya kadar dekanlığı yönetmiş.
İşi sağlam devretmiş. Çok manidar.
Hastane yapıyor, bina yapıyor. Devletin parası ile yapıyor.
Tabi ki yapacak.
Geçmiş Rektörlerde yaptılar. Onlar Fetö’ye bulaşmadılar.
Onların gizli Fetö ajandaları yoktu.
Onlara teşekkür borçluyuz..
Tertemiz, sorunsuz teslim ettikleri AKÜ ne halde.
Bu duruma, Afyonumuz, Üniversitemiz adına üzülüyoruz.
İstanbul Savcılığı, Fetö’nün Üniversitelere 2008-2013 yılları arasında 6.000’e yakın akademisyen yerleştirdiğini tespit etmiş.
Resmi rakamlara göre de bu güne kadar 4.478 akademisyen ihraç edilmiş.
2010 Yılında Fetö talimat vermiş. “Üniversiteleri ele geçirin” demiş.
2011 Yılından itibaren Fetö’cü Rektörler Üniversitelerde faaliyete başlamış.
Yakın örnek:
Hocanın kankası Denizli Rektörü Prof.Hüseyin Bağcı, ihraç oldu.
Yine hocanın kankası, TEKNOPARK ortağı Uşak Rektörü Salih Çelik tutuklandı.
Bu arada, hocanın Tıp Fakültesi Genetik Bölümü Jüri Üyeliklerine ve konferanslarına gelen, Bursa Uludağ Üniversitesinden Prof.Dr.Tahsin Yakut da son kararname ile ihraç oldu.
Aynı Jürilere gelen İstanbul Üniversitesinden Prof.Dr.Mustafa Sözen de ihraç.
Yine aynı jüriden, İzmir Üniversitesinden Prof.Akif Berdeli açıkta.
Aynı Jüriden ve “İntergen Genetik Tıp Sorumlusu” ,Prof.Dr.Davut Gül malumunuz. Bir haber alınamıyor. Firar deniliyor.
2011 Yılında Rektör olup da, ihraç ve tutuklanan Rektör sayısı 16‘ya ulaştı.
Tabi ki, Üniversitelerde Fetö yuvalandı ise baş sorumluları Rektörlerdir.
Hizmetlisinden, Profesörüne kadar yapılan atamalarda son kararı Rektör verir ve son imzayı da Rektör atar.
Dolayısıyla; Rektörlerin hiç biri bunlardan benim haberim yoktu diyemez.
Devletin maaşını al, arabasına bin,ondan sonra Devletin temeline dinamit koyan Fetö’cüleri Üniversitelere yerleştir.
Bunlar Vatan haini.
*********
Tıp Fakültesi Dekanlığında kavgalar ve tartışmalar olduğu personel arasında hayretle izleniyormuş.
Arkasından istifalar ve yer değiştirmeler.
Sandıklı Meslek Yüksek Okulu hocaları hakkında ne yapıldı?.
Hala belirsiz.
Hadi Fetö kitaplarını Okul Sekreteri yaktı deyip,onun üstüne yıktınız.
Bu kitapları kim getirdi, hangi öğrencilere servis edildi. Bunlardan bir haber yok.
Rektör hocaya bağlı, Enformatik bölüm başkanlığında Fetö’cülere verilen belgeler açıklanmadı.
Kaç öğrenci aktif bilinmiyor.
Bu dönem öğrenci alım ilanı da yok.
Yeni iddialar gündemde.
Hoca yeni Prof ve Doçent ilanına çıkıyormuş.
Bunların içinde kripto Fetö’cüler var deniliyor.
Başka bir iddia ise.
Hocanın görevinde yükselttiği tutuklu-ihraç bir personelin, yurt sorumlusu olduğu, aylık 5.000 Tl maaş aldığı iddia ediliyor.
Hocanın idareci atadığı başka tutuklu ve ihraç kişinin de yılda dört defa Pensilvanya’ya gittiği iddia ediliyor.
Türki Cumhuriyetleri’ne de gitmiş.
Bunlar iddia diyoruz.
Bu iddia gerçek ise çok vahim.
Acaba Üniversite ile mrczup Fetö arasında koordinasyonumu sağlıyordu?.
Talimat mı, getirip- götürüyordu?.
İzinlimi, yoksa izinsiz mi gidiyordu?.
Yurtdışı izni alıyor muydu?.
Yoksa yıllık izne ayrılıp öyle mi gidiyordu?.
Sayın Cumhurbaşkanımız, Fetö’cüleri devletin içinden tümüyle temizlemeye kararlı.
Adalet er-geç yerini bulacak.
Uşak ve Denizli Üniversitelerini Fetö terazisine koyarsanız, AKÜ ağır basar deniliyor.
Bakalım göreceğiz.
Bu mücadelede herkes elini taşın altına koymalı.
Sayın Cumhurbaşkanımıza destek vermeli.
Siyasilerimiz, bürokratlarımız. Herkes…
Aksi halde, yaralı kurt ayağa kalktı mı, önce bizleri ısırır!.”
Yorum sizin..