Yanlıştan dönmek..

Sandıklı’da 5 yıldızlı 1000 yataklı termal otelin suyunu kesen belediye başkanı Mustafa Çöl, yanlıştan döndü..

Önce borcu olmadığı halde kesilen sıcak termal suyu açtı sonra da borcu ödenen soğuk suyu..

Otel zor durumda kaldı, misafirlerde bir hafta boyunca perişan oldu..

Bu arada azda olsa Sandıklı Termal Turizmi bu hatadan payını aldı..

Belediyenin görevi hizmet vermektir..

Tesisin borcu olabilir, tahsil etme imkanı zorlaştı ise otelde misafirler varken vanayı kapatmak yerine icra yolunu deneyebilir ve bu sıkıntılar yaşanmazdı..

Olan oldu..

Geçte olsa, yanlışın neresinden dönülürse kardır..

**

Belediyenin görevi hizmet vermek, verdiği hizmetin bedelini almaktır.

Belediyeye su borcu olan abonelerin hemen vanası kapatılıyor mu? Hayır..

Belediye abonelerden birikmiş alacak miktarını açıklarsa, bazı gerçekler su yüzüne çıkacaktır..

Hem şebeke suyu hem Sanjet Sandıklı Belediyesinin yumuşak karnıdır..

Ayrıca şehrin su şebekesi kanserojen etkisi fazla olan asbest borulardan yıllarca önce yapılmış, bugüne kadar bu borular değiştirilmedi.

Afyon merkez ve ilçelerde asbest borular değiştirirken alt yapıya önem vermeyen Sandıklı Belediyesi boruların değişimini programa bile almadı..

Diğer taraftan;

Sanayi Çarşısının yolları köstebek yuvası gibi ve seçim vaadinde olmasına rağmen henüz asfalt yapılmadı..

Hangi söz hangi vaat yerine geldi?

Belediyenin 230 milyonu aşkın borcu ile ne yapıldı?

Belediyenin karını yılda 60 milyona çıkardı ise 7 yıldır yapılan kar ne oldu?

Şeffaflık yok..

Açıklama yapılmıyor, vatandaş merak ediyor..

**

Sandıklıspor’un giderleri nereden karşılanıyor?

Mustafa Ünsal cebinden kaç kuruş harcamış, belgelesin..

Nasıl olsa denetleyen yok, kafanıza göre bakkal defteri gibi idareye devam..

**

Beşeri düzen için en gerekli duygudur; utanma duygusu…

Utanma duygusu insan ile birlikte var oldu, ilk insanlar Havva anamız ile Adem babamızda utanma duygusu vardı..

Yeryüzüne çıplak inmişlerdi.. Adem babamız giysi olarak daha çok maydanoz yaprağı üzerinde durduysa da, Havva anamız geniş ve enli incir yaprağını bulup örtündü..

Demek ki utanmak duygusu; korku, öfke, ezmek, hırs, nefret, kuşku, isyan, kin gütmek gibi

Utanma duygusu; kanunlardan, polisten, mahkemelerden daha çok gereklidir insanoğluna..

İnsanlar tüm kanunları bilemezler

Ama insanın içinde biraz olsun “utanma duygusu” varsa..

O duygu her an omuzlarındadır..

Utanılacak her davranışta vicdanda bir mahkeme kurulur…

Kişinin dünyasında bir muhakeme başlar, iddianame yanaklara al al yansır..

Utanma duygusu yoksa: İnsanların gözünün içine baka baka yalan söyler..

Aldatır, kandırır, çalar, çırpar.. Hak tanımaz.. Hukuk bilmez..

Çünkü onu durduracak utanma duygusu yoktur..

Birilerinin utanma duygusunu kaybettiği içindir..

**

Hayırlı günler..