Nereden geliyor?..
Bu değirmenin suyu..
Sandıklı Belediye Başkanı, belediye şirketi Sanjet’in ürettiği meyve kurusu, çiçek fidanı gibi şeyleri paketleyip Sandıklı Belediyesi poşetlerinde Ak Partili Belediye Başkanlarına ilçelerdeki parti yönetimine belediyenin aracı ile dağıttı..
Paketlerde Sanjet’in termal suyu yoktu!..
Sosyal medyada ha bire teşhir ettiler..
Bir süre önce reklamını yaptığı sucuk, haşhaş ezmesi, lokum patatesli ekmek, meyve kurusu koyup şehir dışındaki en az 200 paketi kargo ile göndermiş, İstanbul’dan bir ilçe belediye başkanı da Twitter’den Başkan Efendiye teşekkür etmişti..
İyi de..
Bu kadar harcama hangi keseden karşılanıyor?
Tabi ki, belediye veya Sanjet’in kasasından..
Yani, vatandaşın cebinden..
Başkan, ”kendi cebimden ödedim” diyemez!
Çünkü, hiçbirinin ne faturasını ne fişini ibraz edemez..
Sucukçu da, fatura kesmediği için o da beyan edemez..
Ayrıca, kargo kayıtları ortada, kayıtları silemezler..
**
Bu arada belediye ve yan kuruluşlarının borcu ne kadar, mali yükümlükleri nedir, açıklayamazlar..
Başkan, makam maaşı dışında aldığı diğer gelirleri de açıklayamaz..
Hodri meydan..
Yapılanları bir tarafa yazsın, harcama ve borçlanmayı bir tarafa yazsın, fark ortaya çıkar..
Belediyenin aldıkları ile sattıkları da açıklansın..
Ofisin yerini aldılar, termal otel yapacağız diye seçim reklamı yaptılar. Göstermelik proje bile çizdiler..
Altından kalkamadılar, sattılar..
Acaba bu satılan yer ile ilgili bir imar sorunu var mı?
Yok derlerse onu da biz açıklarız..
Reklam yapmaktan, şov yapmaktan başka vatandaş için yaptıkları bişey yok!
Neymiş, en büyük millet bahçesi Sandıklı’ya yapılıyormuş..
Vatandaşın bahçeden, orada yapılacak gezinti yolunu, spor alanını düşünecek hali mi var?
Esnaf Bağkur primini nasıl ödeyeceğini, memur ay sonunu nasıl getireceğini, vatandaş Sanjete nasıl para yetiştirip ısınacağını düşünüyor..
Cevizli villaya özel Sanjet hattı çeken başkan bunları düşünür mü?
Çok konu ayyuka çıktı, daha da çıkacak!..
Afyon, Emirdağ, Bolvadin, Dinar belediyelerini örnek alın, örnek..
Şeffaf olun..
**
Bir insan ne kadar çok dinden imandan, dürüstlükten bahsediyorsa, eğer;
Kendinde eksik olan meziyetlerden bahsediyordur..
Birinin eşi öğretmen..
Ataması Doğu’ya çıkıyor..
Gidip göreve başlıyor, ertesi gün rapor alıyor ve memleketine dönüyor..
Şimdi sıkı durun..
Bir yıl Doğu’daki görevine hiç gitmiyor ve bir yıl boyunca değişik hastanelerden rapor alıyor..
Bu arada hiç hak etmediği maaşını da, bankamatikten tıkır tıkır çekiyor..
Asaleti tasdik olunca ataması kendi ilçesine yapılıyor..
Din, iman, dürüstlük bunun neresinde?
Bunu normal bir vatandaş yapsa, raporlar didik didik incelenir hem doktorlara hem yöneticilere hem de öğretmene soruşturma açılır.. Anlamayan varsa daha açık yazarız..
**
Dinar’da bir yardım derneğinin yıllardır çalıştırdığı özel huzurevi var..
Depreme dayanıklılık testi yapılıyor ve depreme dayanıklı olmadığına dair rapor veriliyor..
Bu huzurevi devletin değil bir yardım derneğin huzurevi.. Dernek yönetimi büyük risk altına girmemek için haklı olarak tahliye kararı alıyor.. Huzurevi sakinlerinin yarısının Dinar’da yakınları var, yanlarına yerleşecekler..
Diğer sakinler de, Isparta, Sandıklı gibi yakın huzurevlerine yerleştirilecek..
Dinar Belediye Başkanı Nihat Sarı, huzurevini dert edindi ve çözüm için Ankara’ya gitti.
Milletvekili Ali Özkaya ile görüşüp gereken desteği aldı.
Bakanlıkta Genel Müdür Yardımcısı eski Dinar Belediye Başkanı Mustafa Tarlacı ile birlikte Engelli ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürü Orhan Koç’u ziyaret ettiler..
Ve çok olumlu netice aldılar.. Bir inceleme heyeti Dinar’a giderek incelem yapacak ve hemen çalışmalar başlayacak..
Kısa sürede Dinar’a modern bir huzurevi yapılacak..
Bu konuda emeği geçenlerden Allah razı olsun..
**
Hayırlı günler..
