Günlük, gündelik işlerden o kadar bunalıyor ve yoruluyoruz ki...
Etrafımızda olan değerleri göremiyoruz veya görsek bile onlara yeterince vakit ayıramıyor, gündeme getiremiyoruz.
Hatta...
Değerlerini bilemiyoruz.
Bakın etrafınıza...
O kadar önemli işlere imza atanlar var ki...
Hemen hepsi gündemin yoğunluğu içerisinde o değerlerini topluma aktaramadan günleri, haftaları, ayları hatta yılları meseleler ile uğraşarak geçirmek zorunda kalıyorlar.
Zaman zaman fırsat buldukça bu değerlerimizden bahsetmek istiyorum.
Kalemlerini, düşüncelerini ve başarılarını takdir ettiğim kişiler var.
Mesela kalemleri kuvvetli üç kişiyi say deseniz bana...
Hemen söylerim isimlerini hiç duraksamadan.
Bu üç kişi işlerinde o kadar yoğunlar ki...
Bunca işlerine güçlerine rağmen, ne zaman nasıl vakit buluyorlar da böylesine güzel işlere imza atıyorlar merak ediyorum doğrusu.
Belki de...
O yoğun işlerden sonra bu uğraşıları onları dinlendiriyor, yeni başarılar ve projeler için enerji topluyorlar belki de.
Valimiz Kübra Güran Yiğitbaşı, bu üç kişiden birisi.
Yazılarındaki mesajları çok önemli.
Anlatım dili harika.
İkinci isim...
İşadamı Şuayp Demirel.
Müthiş şiirleri var.
Hiciv üstadı ayrıca.
İleride O’nun da izniyle o şiirlerini ve hicivlerini yayınlamak isteklerimden birisi.
Üçüncü isim...
Afyon Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörümüz Nurullah Okumuş.
Fırsat buldukça, yakında yayına hazır hale gelecek şiir kitabıyla ilgili çalışıyor.
Müthiş şiirleri var.
Ayrıca hat sanatıyla da uğraşıyor Rektör Hocamız.
Hani derler ya...
On parmağında on marifet.
İşte onlardan birisi Rektörümüz.
Hatırlarsınız...
Kaleme aldığı ‘Görev tamamlandı Asker’ isimli bir eseri, Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle düzenlenen Afyonkarahisar Valiliğimizin Büyük Taarruz Uluslararası Kısa Film Festivalinde en iyi senaryo ödülünü almıştı.
Bugün Rektörümüz Nurullah Okumuş’un bir şiirini aktaracağım sizlere.
Aslında hangisini bu köşeye alsam diye seçmekte zorlandığım pek çok şiiri var Rektörümüzün.
Siyasi mesajlar içerenlerde var.
Kitap bitsin hele...
Onları da yayınlarız Hocamızın izniyle.
*
HASRET
Hasret hiç kolay çekilir dert değilmiş
Hasrete düşen namert bile eğilirmiş
İki gönül uzak düşse de birbirinden
Hasret yüreklerinde yuva edinirmiş
Dostlar birbirine hep “hasretlik” dermiş
Hasreti ise sevginin ölçüsü bilirlermiş
İki canan çok ayrı kalınca birbirlerinden
Hasreti, kavuşmaya bahane ederlermiş
Hasret bazen ta uzaktaki canana imiş
Bazen açılamadığın dibindeki cana imiş
Aslı-kerem misali imkansız aşka düşmek
Azabı nar-ı Dünya yüzünde tatmak imiş
Sonunda dosta kavuşmak varsa eğer
Hasret ağu olsa bile içilmeye değermiş
Kader yazgısı eğer ayırırsa iki cananı
Hasret onlarda ancak ölünce bitermiş
Hasretlik her ayrılığın akıbeti değilmiş
Hasret, gönüle giden yolu bilmek imiş
İlla göz görmek söz duymak gerekmez
Gönüller bir olunca, hasret göçermiş
Prof. Dr. Nurullah Okumuş
*
Rektör Hocamız hat sanatına da meraklı demiştim.
İşte Hocamızın o eserlerinden birisi.
*
*
*
*
Günün Sözü
Misafirsin bu hanede ey gönül,
umduğunla değil bulduğunla gül,
hane sahibi ne derse o olur,
ne kimseye sitem eyle, ne üzül.
Hz. Mevlana
